Muğla Müzesi’ndeki Mimari Tasvirli Gülabdan
Özet
Muğla Müzesi'nde sergilenen ve bu çalışmanın konusunu oluşturan mimari tasvirli gülabdan, gövde ve boyun olmak üzere iki parçalı olarak üretilmiştir. İnce halka kaidesi ve onun üzerinde yer alan armudi gövdesi bakırdan yapılarak tombaklanmış, gülabdanın gövdesine vidalanan sekiz köşeli boyun, tepesinde ona bitişik tek delikli akıtma ağzıyla birlikte tunçtan dökülmüştür. Gülabdanın gövdesinde yer alan süslemeler, çökertme, kabartma ve kazıma teknikleriyle yapılmış olup, bitkisel, geometrik ve mimari tasvirlerden oluşmaktadır. Yüksekten alçağa doğru üç kademe halinde işlenen süslemelerden en alt kademede iri dişli yapraklara, ortada hafif S kıvrımlı yapraklara, en üst kademede ise madalyonlara yer verilmiştir. Oval formlu madalyonlar içerisinde mimari tasvirin merkezinde geniş dalları ve yaprakları olan bir ağaç, bunun iki yanında sivil mimari örnekleri olabilecek iki bina vardır. Muğla Müzesi'ndeki eser, mevcut yayınlardaki gülabdanlara malzemesi, yapım tekniği, formu, bitkisel süsleme programı ve üslubuyla benzemesine karşın, bu eser grubu içerisinde mimari tasvirleri açısından ünik bir eser olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu bağlamda, Türk ve İslam Sanatı'ndaki mimari ve mezartaşlarıyla birlikte cam, çini, minyatür, seramik gibi el sanatlarındaki konular arasında tercih edilen mimari tasvirlerden, gülabdanı yapan ustanın ya da yaptıran kişinin haberdar olduğu ve bu bilinçle özlenen ya da hayal edilen mimari tasvirin yapıldığı düşünülebilir. Osmanlı Maden Sanatı'nda, 17. yüzyılın sonu ile 20. yüzyılın başı arasında üretilen gülabdanlarla birlikte değerlendirildiğinde Muğla Müzesi'ndeki gülabdanın form, yapım ve süsleme teknikleri, bezeme programıyla 19. yüzyılın ortalarında yapıldığı kabul edilebilir görünmektedir. The rosewater sprinkler in Mugla Museum with an architectural depiction on it is the primary subject of this article. The rosewater sprinkler exhibited in Mugla Museum is made up of two main parts: one is the body and the other is the neck. Both the thin ring base and the pear shaped body of the sprinkler are made of copper which then, has been alloyed- made tombac. Octagonal neck screwed to the body, with an adjacent single holed spout on the top are made from bronze together. All floral, geometric and architectural depictions used as the ornaments on the rosewater sprinkler seem to have been made through carving, embossing and engraving. The featured ornament on the rosewater sprinkler is located on the part surrounding the body horizontally. In three different sections from the top to the bottom ornamentations are carved on the sprinkler. The carved ornamentations on the lower side of the body depict some big jagged leaves, the ones in the middle depict some slightly curled- S shape-like- leaves, and the rest on the higher side of the body depict on medallions. In the oval shaped medallions a tree with large branches and leaves as the prominent figure of the depiction is located; on the two sides of which there are two buildings which can also be regarded as the examples of some public architecture. Even though this rosewater sprinkler, exhibited in Mugla Museum, has a lot of characteristics in common with other sprinkles in terms of the floral ornamentations carved on the body, the shape of it and the manufacturing process, yet; the unique architectural depiction on it, still, differentiates it from all other sprinkles that have been studied and represented in the very recent publications. In this context, the craftsman or the person who asked the craftsman to make this sprinkler seem to have been very familiar with the recent innovations, techniques, and materials which had, concurrently, been used in miniatures, ceramics, glass and tile arts mostly depicted on tombstones or other architectures of the Turkish and Islamic Arts. On this account, the rosewater sprinkler exhibited in Mugla Museum can be deemed as a piece of art made in the mid nineteenth century when the form, ornamentation technique, and the manufacturing process are taken into consideration in comparison with the other sprinklers which were made in Ottoman metalwork between the at the end of seventeenth and at the beginning of twenty centuries
Kaynak
Turkish Studies (Elektronik)Cilt
9Sayı
10Bağlantı
https://app.trdizin.gov.tr//makale/TWpneE5qZ3pNdz09https://hdl.handle.net/20.500.12809/6794