Yabancı Dil Öğretmenlerinin Öğretim Sürecinde Kullandıkları Dönüt Türleri: Erken Çocukluk Dönemi Yabancı Dil Eğitiminde Bir Mikro-Analiz
Özet
Bu araştırmanın odak noktasını İngilizce öğretmenlerinin öğrenme- öğretme süreçlerinde kullandıkları dönütler oluşturmaktadır. Dönütlerin öğrenmede önemli bir yerinin olduğunun düşünülmesi, araştırmanın temel seçiliş gerekçesini ortaya koymaktadır. İlgili alan yazında birçok dönüt türü sınıflaması bulunmaktadır. Araştırmanın bir parçası olan sınıf içi etkileşim tabanlı mikro-analiz tekniğine daha uygun görüldüğünden, çalışma Schimmel’in (1988) sınıflandırması üzerine yapılandırılmıştır. Bu araştırmanın amacı, öğretmenlerin öğretim sürecinde kullandıkları dönüt türlerini belirleyerek erken çocukluk dönemi yabancı dil eğitiminde karşılaştırmalı analizlerde bulunmaktır. Bu amaç çerçevesinde, 5 yaş grubu öğrencilerin İngilizce eğitimi sürecinde ana dili farklı öğretmenlerin kullandıkları dönüt türlerinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu amaçtan hareketle, birisi ana dili Türkçe, diğeri ana dili İngilizce olan İngilizce öğretmenlerinin öğrenme- öğretme sürecinde hangi tür dönütleri kullandıklarının karşılaştırılmış ve bu konuda çeşitli tespitler yapılmıştır. Araştırma nitel araştırma türlerinden olan durum çalışması deseninde tasarlanmıştır. Araştırmada öğretmenlerin sınıf içi etkileşimleri, 1 ay boyunca (4 ders saati) video kaydı yapılarak mikro düzeyde bir analiz ile incelenmiştir. Araştırma, gerekli izinler alınarak Muğla ili Menteşe ilçesindeki bir özel öğretim kurumunda görev yapmakta olan 2 İngilizce Öğretmeni ile 5 yaş grubu öğrencilerden oluşan bir yabancı dil sınıfında yürütülmüştür. Araştırmanın amaçları doğrultusunda veriler, gözlem ve görüntü-ses kaydı, görüşme, kontrol listesi, saha notları aracılığıyla toplanmıştır. Toplanan veriler, “Transana 3.01 Programı” aracılığıyla söylem analizi tekniğine uygun olarak analiz edilmiş ve yorumlanmıştır. Elde edilen bulgulara göre, çalışma grubunda bulunan iki İngilizce öğretmeninin de daha çok teyit edici dönüt türünü tercih ettikleri belirlenmiştir. Buna karşın, İngilizce öğretmenlerinin teşhis edici dönüt türünü hiç kullanmadıkları gözlemlenmiştir. Çalışmada elde edilen sonuçlara yönelik çeşitli öneriler geliştirilmiştir. The focus of this research is the feedbacks that are used by teachers of English in their learning-teaching processes. The rationale for the research is the fact that the feedbacks are considered very important in learning-teaching processes. There are many classifications of feedbacks in the related field. The study is structured on Schimmel’s (1988) classification due to the fact that classroom interaction, which is a part of the research, is more applicative to the microanalysis method. The objective of this research is to do comparative analyses in foreign language education in the early childhood by identifying the types of feedbacks that are used by teachers in their teaching processes. The aim is to analyze the different types of feedbacks used by both native and non- native teachers at five-year-old grade in English language teaching classes. Based on this purpose, the feedbacks that are used by native Turkish speaking and native English speaking teachers have been compared. As a result, various conclusions have been made. The research has been designed in case study pattern, which is a form of qualitative research. The classroom interactions of the teachers have been examined by micro-level analysis, through a month-long video recording (4 hours of class). The research has been conducted at a foreign language class which has been given by two English teachers and their students from the age group of 5 in a private educational institution in Muğla Province, the district of Menteşe after the required permissions have been obtained. The data have been collected via observations, video- audio recordings, interviews, checklists and field notes. The collected data has been analyzed and interpreted via "Transana 3.01" software, in compliance with discourse analysis method. Based on the results, it has been found that both teachers in the study group commonly use affirmative feedback type. Nevertheless, it has been observed that neither of them uses diagnostic feedback type. Various suggestions and implications have been made based on the results of the study.
Kaynak
Turkish Studies (Elektronik)Cilt
13Sayı
11Bağlantı
https://app.trdizin.gov.tr//makale/TXpBd016TTBOQT09https://hdl.handle.net/20.500.12809/6572