Yetiştirme yurdunda kalan 16-18 yaş grubundaki adölesanların anksiyete düzeylerinin belirlenmesi
Özet
Amaç: Araştırma, yetiştirme yurdunda kalan 16-18 yaş grubundaki adölesanların anksiyete düzeylerinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı tipte yapılan bu araştırmanın evrenini İç Anadolu Bölgesi’nde bulunan bir ilimizdeki Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’na bağlı yetiştirme yurtlarında kalan 16-18 yaş grubundaki 106 adölesan oluşturmuştur. Verilerin toplanmasında araştırmacı tarafından geliştirilen anket formu ve Spielberger’in Durumluk- Sürekli Kaygı Envanteri kullanılmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde t testi, tek yönlü varyans analizi ve Kruskal-Wallis testi kullanılmıştır. Bulgular: Araştırma sonucunda, 16-18 yaş grubundaki adölesanların duruma bağlı ve sürekli anksiyete puan ortalamaları orta düzeyde anksiyetenin varlığını göstermiştir. Adölesanların anksiyete ile baş etmede etkisiz yöntemleri tercih ettikleri, özellikle madde kullanımının sık başvurulan bir yöntem olduğu saptanmıştır. Sonuç: Bu kurumlarda çalışan ya da bu kurumlara birinci basamak sağlık hizmeti sunan birimlerde çalışan hemşirelerin, adölesanları koruyucu ruh sağlığı hizmetleri kapsamında değerlendirmeleri, orta düzeyde anksiyete açısından ele almaları ve adölesanlara anksiyete ile etkili baş etme yöntemleri konusunda eğitim vermeleri ve rehberlik etmeleri önerilmektedir. Objective: The aim of the study was to determinate of anxiety levels of adolescents in 16-18 age group living in orphanage. Method: The universe of the descriptive research consisted of 106 adolescents in 16-18 age group living in the institutions of the Social Services and Child Protection in a city in the Central Anatolia. Data were obtained by the questionnaire form developed to determine the introductory properties of the adolescents and State-Trait Anxiety Inventory by Spielberger. T-test, one-way analysis of variance (ANOVA) and Kruskall-Wallis test were used to evaluate the data. Results: Mean state and trait anxiety scores of the adolescents in 16-18 age group showed moderate anxiety. It was also found that adolescents chose the ineffective ways to cope with anxiety, and particularly substance use was the most common method referred. Conclusion: It is suggested that the nurses who work at the orphanages or the primary health care centers serving those institutions should assess the adolescents within the scope of preventive psychological health services, take care of the adolescents in terms of moderate anxiety, and provide education and guidance to adolescents on the effective ways of coping with anxiety.
Kaynak
Hemşirelikte Araştırma Geliştirme DergisiCilt
14Sayı
1Bağlantı
https://app.trdizin.gov.tr//makale/TVRRMk9ERTRPQT09https://hdl.handle.net/20.500.12809/7118