Morrison’un ‘Beloved’ Adlı Eserinde Kölelik ve Annelik Çıkmazı
Abstract
Fanon’un Yeryüzünün Lanetlileri (1963, 18) adlı eserinin ön sözünde Sartre sömürülen insanların başka seçenekleri kalmadığında öfke ve çaresizliklerini kendilerine yansıttıklarını ifade eder: “öf kesini ve itirazını göstermesine engel olunmuş bir muhalef et çıkış yolu bulamadığında bir hortum gibi kabarıp kendi kendini yutar ”. Bu tepki, çaresizlikten kendi kuyruğunu yutmaya çalışan bir yılan imgesine benze- tilebilir. Toni Morrison’un Beloved isimli eseri böylesi bir duygunun engellenmesiyle çıkış yolu olarak kişinin kendi çocuğunun katline nasıl başvurabildiğini anlatır. Can almak, aslında, başlı başına yeterince bir caniliktir. Ancak Sethe’nin durumunda gözden kaçırılmaması gereken temel nokta onun trajediyi bir çıkış yolu olarak sahiplenmesinin, çocuklarına duyduğu yoğun sevginin bir tezahürü olduğu gerçeğidir. Ondaki sevgi kendi çocuğunun canını almaya yetecek kadar büyük ve çocuğunu sonsuz ıstırap ve kölelikten kurtaracak merhamet timsali kararlı bir bilincin eylemidir. Bu yüzden Sethe’nin zalimlere karşı öfkesi, biriciğinin canını “merhametle” aldığı zaman bir paradoksu da beraberinde getirir. Bir can almanın cinayet olduğu şüphe götürmez bir gerçektir; ancak, canilerin ellerinde sürekli eziyet çekmesindense çocuğunun ölümünü tek çare olarak gören Sethe’nin bu eyleminin ne kadar cinayet olarak değerlen- dirilebileceği bu makalenin temel izleğini oluşturmaktadır. In the preface of Frantz Fanon’s The Wretched of the Earth (1963, 18), Sartre describes how oppressed peoples, who have no other chance, vent their frustration and anger on each other: “If this supp ressed f ury f ails to f ind an outlet, it turns in a vacuum and devastates the opp ressed creatures themselves ”. What is implied here may be likened to a snake struggling to swallow its own tail out of despair. Toni Morrison’s well-known work Beloved (1987) in this respect represents such an anger against the oppressor concluding in her infanticide. In fact, the act of murder, in itself, is evil. However, it shouldn’t be ignored that in her situation tragedy stems from her “thick” love for her children. It is a love strong enough to kill her child but within a mood of mercy, than to watch her live a life of abuse and slavery. Therefore, in Sethe’s case her hatred against the oppressor turns into a paradox when she kills her most beloved one. There is no doubt that taking a human life is murder, but how the concept of murder is to be understood within this context is the primary goal of this article.